19 Ağustos 2009 Çarşamba

Beko Basketbol Ligi Kuraları Çekildi.

Kuralar çekildi. Televizyondan yayınlanan ilk kura çekimi olabilir. Emin değilim. Emeği geçenlere tebrikler.

İlk yarı fikstürü burda. İkinci yarı fikstürü burda. Efes Pilsen ilk hafta deplasmanda Mersin ile karşılaşacak. İlk hafta maçları şöyle oldu:

Mersin BŞB- Efes Pilsen
Fenerbahçe Ülker- Kepez Bld.
Galatasaray CafeCrown- Oyak Renault
Pınar Karşıyaka - Bornova Bld.
Tofaş - Aliağa Petkim
Antalya BŞB - Türk Telekom
Banvit - Erdemir
Darüşşafaka Cooper Tires- Beşiktaş Cola Turka

FB Ülker'in 5 maç cezası vardı. Sadece Kepez, Banvit, Pınar Karşıyaka, Darüşşafaka Cooper Tires ve Mersin BŞB maçlarında seyircisi olmayacak. Zaten 200 kişiye oynanan bu maçları seyircisiz oynamanın ceza gibi bir yanı yok. Burdan ve final serisindeki ceza yaklaşımından çıkaracağımız sonuçlar şöyle:

-Seyircinin sahaya yabancı madde yağdırılması ve topluca küfretmesinin cezası en fazla birkaç bin liradır.
-Oyuncunun hakeme küfretmesinin cezası bulunmamaktadır. (bkz: Mirsad Türkcan)
-Coach'un hakeme küfretmesi, ve koridorda takip edip arkasından itmesinin cezası bulunmamaktadır. (bkz: Bogdan Tanjevic)
-Yönetici ve başkanın devre arasında soyunma odasının kapısında bekleyip hakemlere bağırıp çağırmalarının cezası bulunmamaktadır. (bkz: Aziz Yıldırım ve Remzi Dilli)
-Yöneticinin Federasyon için "Biz başa getirdik. İndirmesini de biliriz." demesinin cezası bulunmamaktadır. (bkz: Murat Özaydınlı) (O ceza aldı ama başka sözleri için ceza aldı. Bu sözlerinde ceza verilecek bir husus bulmadılar. Yani sözlerinin doğru olduğu Federasyon tarafından zımmen kabul edilmiş oldu.)
-Sahaya dalıp, Efes Pilsen yöneticisi, sporcusu, teknik direktörü ve taraftarını linç etmeye çalışmanın, bir başka deyişle aşağıdaki görüntülere neden olmanın cezası ise zaten seyirci gelmeyen, çok da önem arzetmeyen normal sezon maçlarının 5 tanesinin seyircisiz oynanmasıdır.

Bu kararlar, bundan sonrasında Beko Basketbol Ligi için emsal teşkil eder. Artık final maçlarında sahanın basılmayacağının garantisi kalmamıştır. Zaten ertesi seneden itibaren geçerli olacak uyduruk bir ceza verileceği bilindiğinden rahatça her finalde saldırıp kırıp dökülebilir. Oyuncu hakeme küfreder. Koç koşar hakeme fiziki müdahalede bulunur. Yönetici hakemi tehdit eder. Bu saatten sonra ceza alınmayacağı bilindiğinden sık sık görebileceğimiz hareketler bunlar. Olur da yukarda saydığım durumlardan biri veya bir kaçı gerçekleşir ve takımların herhangi birine ceza verilirse, böyle bir adaletsizliğe isyan edilmelidir.






















4 yorum:

  1. Kime göre uyduruk, neye göre uyduruk ceza ? TBL'de bu güne kadar 5 maç ceza kaç takıma verilmiş ? Kaç maç ceza bekliyordunuz ? 10 ? Bütün sezon ? Play offlar dahil full sezon ? Yoksa oynak koçunuzun söylediği gibi 1 sezon diskalifiye mi ?

    Dersen ki Avrupa ya da NBA kriterlerine göre ceza az, olabilir. Türkiye'de uygulanan hangi kural Avrupa ya da Amerika düzeyinde ? Ya da farklı şekilde soralım, uygulamalar 8sadece cazai uygulamalar değil) Avrupa ya da Amerika kriterleriyle uygulanırsa ne Efes ne Fenerbahçe ne başka bir takım şu halleriyle barınabilirler mi ?

    Final serisi skandal olmuştur, hakem kararlarıyla, tahriklerle ve diğer yan etmenlerle. Efes Pilsen, 2 senedir sportif olarak bileğini bükemediği, 2 kere süpürüldüğü, 10 maçlık mağlubiyet serilerine girdiği Fenerbahçe'yi masa başında ve yarattığı psikolojik savaşla alt etmiştir. Son maçta yaşanan ve bizim taraftarımızın yarattığı iğrenç görüntüler ve olaylar da malesef bu skandal seriye tüy dikmiştir. Hukukta esas kamu vicdanıdır ve 5 maçlık ceza da kamu vicdanını sızlatacak derecede hafif bir ceza değildir.

    Full oynama, 100 - 200 kişiye oynamaya gelince. Bu sizin kararınıza keyfinize uygun bir şey değil. Fenerbahçe taraftarı ister hiç bir maçı doldurmaz, ister maç seçer, ister Kepez maçını 12 bin kişi doldurur. Sonuçta ceza sabittir.

    "Fenerbahçe zaten 2-3 maç harici 100 kişiye oynuyor, onun için biz ekstradan bi 5 maç daha dayayalım da araya sağlam maç girmesi kesinleşsin" gibi hukuka aykırı sapkın bir düşünce midir aklınızdaki ?

    Ha yine ufak bir aritmetik yapalım ama. Fenerbahçe'nin İpekçi'de normal sezonda full oynadığı maç sayısı 2, bilemedin 3. Galatasaray maçı garanti, Efes / Telekom / Beşiktaş maçlarında gününe, saatine ve atmosferine göre 1-2 maç da full ya da fulle yakın oynanabiliyor. 15 takım içinde 3 full maçın oranı 5'te bir. Bu maçların ilk devrede iç saha ya da dış sahada olma olasılığı da 1/2. Hepsinin kombinasyonunu alınca cezalı 5 maçlık periyoda 1 full maçın gelmeme ihtimali gelme ihtimalinden daha fazla. Kurada da öyle olmuş.

    YanıtlaSil
  2. Kime göre? En temelde bana göre... Onun dışında kamu vicdanına göre. Tabi burda bahsettiğim gayri FB'nin vicdanıdır. Hatta daha da ileriye götüreyim. Bu cezayı hafif gören FB'li sayısı, ağır veya yerinde gören gayri FB'li sayısından fazladır.

    Türkiye'de alınan kararlar için NBA'i referans alamayız. Orası ayrı bir dünya. Hatta Euroleague'i de referans alamayız. Çünkü aynı olaylar TBL maçında değil de olası bir Euroleague eşleşmesinde olsaydı emin ol bütün sezonu seyircisiz oynamayla ligden diskalifiye edilme arasında bir ceza alırlardı. Yani koçun söylediği ceza verilebilirdi.

    Bu tür iğrençliklerin önünün alınması için cezaların daha ağır olması lazım. Şimdi seneye atıyorum GSCC - FBÜ finali oynandı.Son maç da GSCC'nin sahasında. Nasılsa rakip taraftar da alınmayacak. FBÜ'nün basketbolcu, yönetici ve sporcularını kim kurtaracak GSCC taraftarının elinden. O taraftar geçen sene FBÜ'ye verilen cezanın göstermelik olduğunu, aslında ceza bile olmadıını dostlar alışverişte görsün mantığının ötesinde bir şey olmadığını bilmeyecek mi? Böyle bir olaydan sonra Mersini Kepez Daçka vs karşısında GSCC'nin seyircisiz olması yüreğinizi soğutur muydu?

    Bunların önünün alınması için "gerçekten" ceza verilmeliydi.

    YanıtlaSil
  3. Ben hala "sana göre" almamız gereken "gerçek" ceza ile ilgili düşünceni anlamadım şu yukarda yazdıklarından. NBA ve Avrupa referans alınmaz demişsin, ki ben de öyle dedim, o zaman verilen ceza ne olmalı ?

    Hatırlar mısın bilmem, (içimden bir ses futbolda GSli olduğunu ve hatırlayacağını söylüyor) futbolda 2 sene önce şu meşhur su savaşlı Galatasaray - Fenerbahçe maçında sahaya yağmadık şey kalmadı, koltuklar kırılıp kesilerek sporcu canı almak için sahaya uçlar kesik şekilde atıldı, meşalenin pet şişenin bilimum yabancı maddenin dibine vuruldu, maç 2 kez durdu, sonuç ? 5 maç ceza. Avrupa'daki liglerde olsa minimum 10-15 maç, eğer bir UEFA organizasyonunda olsa olsa 1 sene garanti men. Ha bir gün yürekli insanlar yönetimlerin başına geçerler, tekrar ediyorum her birimin yönetimine, federasyonlardan hükümetlere kadar, isimlerden, cisimlerden korkusuz bir şekilde adil olarak ceza verirler, kafa kopartırlar, işte o zaman 10 maça da ses çıkarmam, sezon boyunca seyircisize de. Ama federasyonlardan cezalar düşük ya da yükseğin en düşüğü şeklinde çıkarken kurallar bize işleseydi o zaman da ben yandım Allah diye bağırırdım. Ha bir yerden başlanmalı doğrudur, ama kimse benden başlansın demez, ben de demem.


    Türkiye'de malesef cezalar her birimde yetersiz ve kurallar işlenmiyor. Ben 5 maçın bu ortamda az bir ceza olduğunu düşünmüyorum, TR ligi bir İspanya Ligi doluluğunda olsaydı daha da net anlardık, full salon 5 maçın seyircisiz olması hem maddi hem manevi bir kayıptır, ama ülkenin basketbola verdiği değer ortada. 10 maç versen ne olacak, Beşiktaş maçı hariç yine dişe dokunur doluluk oranlı maç yok.

    Yalnız FB - GS final senaryona katılmıyorum. Bir kere TR'de spor sahalarında çıkan olayların çok büyük bir kısmı spontane, plansız, toplum psikolojisi ve gaza gelmeyle oluşan, planlansa dahi yarını düşünmeden kurgulanmış olaylardır. Kimse Fenerbahçe - EP serisini düşünüp olay çıkartmaz.

    Kaldı ki verilen ceza 5 değil 10 olsaydı. Fenerbahçe yine Beşiktaş hariç çok çok önemli bir maçını kaçırmayacaktı, ki Beşiktaş maçı da tarihi açıdan önemli, yoksa kadrosal bir rekabet an itibariyle yok.

    YanıtlaSil
  4. Öncelikle GS'li lafını sana iade ederim. Daha 2 sene önce İpekçi'de GS'liler bana saldırdığında da Fenerlisin lan diye bağırıyolardı. Futbolda illaki bi takıma beni yamayacaksan Eyüpsporluyum. Semt-i mukaddesin takımı bana yeter. Gidip de başka semtlerin takımını tutmam.

    Yazdıklarını okuyunca aslında çok da ayrılmadığımızı görüyorum. Yani sen de verilecek cezanın aslında daha fazla olması gerektiğini ama ilk defa size uygulanacak olması durumunda haksızlığa uğrayacağını düşünüyosun.

    Bahsettiğin olayı hatırlamıyorum. Ama bahsettiğin gibi şeyler olduysa daha yüksek ceza verilmelidir. Türkiye'de stadda adam bıçaklandı yine kaç maç ceza verilmişti? Komik şeylerdi. Ben bunlara külliyen karşıyım. Seyirci o sahaya bi şeyler atmadan önce takımının çok çok çok ağır bi ceza alacağını bilmeli.

    Mesela Mirsad artık rakibine yumruk atmaz. Çünkü en az 9 maç ceza alacağını biliyor. Ama final serisinin taraftarı sahaya dalıp tüm rakibi komple linç etmekten geri durmaz. Çünkü cezası önemsiz (önemli de olsa farketmezdi) 5 maçın seyircisiz olacağını bilir.

    Neticede hangi takım olursa olsun cezalar gerçekten can yakmadan işler düzelmez...

    YanıtlaSil