27 Mart 2011 Pazar

Naumoski Röportajı

Zaman Gazetesi bir süredir Naumoski ile ilgili haberler veriyordu. Bu haberlerini br de röportajla süslemişler. Bugüne dair çok fazla şey yok. Ama benim gibi nostalji sever biri için harika bilgiler var. Bağlantısı burda:

7 Mart 2011 Pazartesi

modern zamanların en kötü Efes Pilsen'i

Efes Pilsen'in bugünkü manada büyük yatırım yapılması 1992-93 sezonu ile başlar. Bu süreç ile Efes Pilsen'in şu anki halini karşılaştırdığımda takımın ne hale getirildiğini daha iyi görüyorum. Bazı dikkat çekici verileri sizinle paylaşayım:

1992-93 sezonundan bu yana geçen 19 sezondayız. Bu 19 sezonun ilk 20 haftası itibariyle Efes Pilsen tarihinin en kötü dönemini geçiriyor. Efes Pilsen'in normal sezon sonu itibariyle en kötü dönemi Blatt'li 2008-08 sezonudur. O senede bile ilk 20 haftada sadece 5 mağlubiyet alınmıştı.

Efes Pilsen lig sıralamasında bu sezon hiç 3 sıradan daha yukarı çıkamadı. Yine son 19 sezon itibariyle yaptığım inceleme neticesinde ilk 2'ye hiç giremediği sezon olmadı.

Önder Abi'nin verdiği ukte ile farkettiğim bir başka istatistiği de vereyim. Efes Pilsen son 8 maçında 7 mağlubiyet aldı. Sırasıyla Real Madrid, Beşiktaş Cola Turka, Real Madrid, Pınar Karşıyaka, Montepaschi Siena, Tofaş, Partzan ve Galatasaray CafeCrown ile karşılaştık. Bu 8 maçtan sadece Tofaş maçından galip ayrıldık. Elimdeki sınırlı arşiv ile kurcaladım. 1992-93 sezonundan itibaren böyle rezil bir performans göstermemişiz.

Efes Pilsen'e bu kepazeliği yaşatanlara yazıklar olsun diyorum. Sınırlı kabiliyetli Perasovic gitmeli. Ayrıca "Altyapıda oyuncularımızı bize yetecek seviyeye gelecek şekilde yetiştiriyoruz. Daha ileri seviyeye çıkacakları şekilde yetiştirmek istemiyoruz. Sonra Avrupa'ya kaçıyorlar." mantığına sahip anlayıştan, yani Engin Özerhun gitmeli. Sorumlular hesap vermeli. Perasovic ve Özerhun'un yerine Naumoski ve Messina gelmeli. Altyapıdan oyuncu yetiştirmeye devam edilmeli.