8 Haziran 2009 Pazartesi

İkinci Maç ve Tekrar Hayal Kırıklığı

Salonda ağlayanları en son 1998'de Asvel'e kaybedilen çeyrek final maçında görmüştüm. Aradan 11 yıl geçmiş. Maç bitimiyle ağlayanlar vardı. Ben de çok büyük hayal kırıklığı içerisindeydim. Kazanılması gereken ve kazanabilecek maçı saçma sapan hatalarla kaybettik. Sonuçta olmayacak şeyler oldu. Kaybedilmeyecek bir maç FBÜ'ye hediye edildi.

Takımın maçtan önce morali yüksekmiş. Birkaç saat önce Etiler'de birlikte yemek yemişler.

İlk maçta Efesliler'e küfür eden Emir Preldzic'i Ömer Onan yanımıza getirecekti. Özür dileyecekti. Ömer söyledi ama o gelmedi. Bunun üzerine Slovence Korkak Köpek Emir Preldzic yazısı yazıldı. Emir sanırım gördü. Sonra polis geldi. Ne olduğunu anlamadığı kartonu götürdü.

Maça Derbentliler grubu da gelmiş. içlerinde her takımın taraftarı var. Efesliler grubu ile alakaları yoktu. Maçı izleyemeyen Efesliler de başka taraflara kaçtı. Ben futbol taraftarına karşı değilim. Sonuçta onların tribün kültürü var. Efesliler'in ise Türkiye'de bilinen anlamda tribün kültürü yok.. Çok coşkulu destek verdiler. Ama zaman zaman Green'e ırkçı tezahüratlar yaptılar. Efesliler kızların da yoğun olduğu bir grup. Kız arkadaşlarımıza rahatsızlık verdiler. Maç sonunda sahaya şişeler attılar. Koltukları kırdılar.. Futbol taraftarı ile maç izlemek iki ucu keskin değnek. Onlar, bizler ve maç izlemeye gelmiş diğer Efes sempatizanları ile gerçekten iyi bir destek verdik ama hoş olmayan hadiseler de oldu malesef.

3. maçta salonda olamıycam. Efes Pilsen için durum vahim. Olur da büyük bir mucize gerçekleştirilir, Efes önümüzdeki 4 maçın 3'ünü kazanır, seri 7. maça kalırsa o zaman tekrar salonda olabilicem.

4 yorum:

  1. Boşuna yorulup FBÜ yazmasaydınız Ülker yazsan hangi takımın olduğunu daha çabuk anlayabilirdik önce bloğunuza sonra EP (Efes pilsen)e yazık ediyorsunuz...

    YanıtlaSil
  2. Necip Fazıl yıllarca gazetelerde köşe yazısı yazmış birisi. Yazılarından birinde boğaz vapuru kaptanlarından birinin çocukların tezahüratına her gün vapur düdüğü ile karşılık vermesinin rahatsız ediciliğnden bahsetmiş. Ertesi gün vapur sesi duyulmamış. merak etmiş sormuş. Bir gazetecinin yazdığı yazı yüzünden adamın kulağının çekildiğini söylemişler. Bunu duyduktan sonraki yazısında Necip Fazıl hayıflanıyordu. O kadar şey yazdım. Hiç biri hayat bulmadı. Sadece böyle enti püften yazımı dikkate aldılar diyordu.

    Ben de burda Efes Pilsen'e dair kimsenin bilmediği şeyleri paylaşmaya çalışıyorum. Ama bir kaç kişinin dışında kimsenin yazdıklarımla ilgisi yok. Herkes neden kısaltmayı öyle yapmadın da böyle yaptın derdinde. Gelen geri bildirimler hep bu yönde..

    YanıtlaSil
  3. Hocam basketbol la ilgili böyle blogları yeni yeni takip etmye başladım ve çoğunu beğenerek takip ediyorum.Şimdi anlışılacağı gibi ben Fenerbahçe taraftarıyım sizin tarafinizle basketbolda FBÜ 'liyim.Yaşım 28 efes pilsen'in 40'dan fazla maçını a.ipekçi'de izlemişimdir,destek vermişimdir.Çünkü o zamanlar efes pilsen'in bir basketbol kültürü vardı hoş belki Fenerbahçe o zamanlar şimdiki gibi güçlü olsa idi yinede destek verirmiydim bilmiyorum ama ben naumoski'leri,conrad mcrae'leri,volkan aydınlar'ı görmeye gidiyordum ve beni böyle oyuncuları seyretmemi sağladığı için Efes pilsen'e onların türk basketboluna kazandırdıkları herşey için hayranlık ve saygı duyuyordum.Şimdi yıllar, yıllar geçti Efespilsen yine büyük yine en saygın kulüp ama rakibine saygı göstermezsen onun FENERBAHÇE ÜLKER olduğunu kabul etmezsen benim nazarımda ne yazıkkı kulüp olarak saygınlığını kaybedersin ve sadece EP olarak kalırsın...
    İyi günler diliyorum

    YanıtlaSil
  4. elcorte'ye
    Aynı yaştayız ve senin izlediğin Efes maçından çok Fener maçı izlemişimdir. Alttaki yazılarımda da ifade ettim. Ben Fenerbahçe'ye büyük saygı duyuyorum. Avrupa'da elde ettiği çeyrek finali de önemsiyorum. Sadece kısaltmalardan farklı manalar çıkartılmasını anlayamıyorum. Daha önce de söyledim. Şimdi tekrarlayayım. Fenerbahçe Ülker'i muhtelif kısaltmalarla yazarak bir şeyler ima etmiyorum. Efes'ten bahsederken istersen EP de. Ben yazdıklarının bir değeri var mı ona bakarım.

    YanıtlaSil