12 Mart 2009 Perşembe

Yeni Sezon Yeni Coach

Efes Pilsen'e ait çok çok az yoruma ulaşabiliyoruz. Küçük ve dar anlamda bir yeni sezon değerlendirmesini sizlerle paylaşıyorum
Efes Pilsen sezon öncesi hazırlıklarına devam ediyor. Basından çok fazla takip edemiyoruz. Küçük bilgi kırıntılarına şükrediyoruz. Bu konuda resmi internet sitesi bile çok yardımcı olmuyor.
David Blatt kendinden beklenmeyen bir fedakarlık gösterdi. Avrupa şampiyonu yaptığı Rusya'nın kutlamalarına bile katılmadı. İspanya'dan İstanbul uçağına atladı ve takımının başına geçti.
Yeni sezonda çok fazla bilgi sahibi olmadığımız Efes Pilsen için en azından başarılı bir çalıştırıcının transfer edildiğini gördük. Gerçi özgeçmişinde pek çok başarı var. 1996 ve 2002 yıllarında İsrail'de, 2005 yılında ise Rusya'da yılın koçu seçilmişti. 2004-05 sezonunda Dinamo St.Petersburg’u FIBA Avrupa Kupası’nda şampiyonluğa ulaştırmıştı.Geçtiğimiz sezonda ise çalıştırdığı Benetton Treviso tıpkı Efes Pilsen gibi son 16'ya kalamadan Avrupa Ligi'nden elenmişti. Tereddütlerimiz aslında Efes Pilsen'de uzun yıllardır dışardan bir coach gelmemesinden kaynaklanıyordu. Dışarıyı iki anlamda kullanıyorum. yabancı anlamında kullandığımda ilk ve tek yabancı çalıştırıcı 1986-87 sezonunda takımın başında olan Rusmin Halilovic'tir. Ki o sezon 14-8 normal sezon galibiyeti ile 3. bitirmiş şampiyonluğu da Karşıyaka'ya kaptırmıştık. Dışarıyı Efes Pilsen dışı diye düşünüğümüzde ise Aydın Örs'ün takımın başına geçmesinden beri Efes Pilsen kültürü içinden yoğrulmuş 3 isim yani Örs, Ataman ve Mahmuti takımı yönetti. Hepsi bizim çocukken şimdi "dışardan" biri ile sezn geçireceğiz. Üstelik bu kişi Efes Pilsen savunması diye -bu sene silinse de- nam salmış sistemin tersine hücum basketbolu oynatıyordu. Tabi Efes Pilsen'e 15 yılını vermiş Oktay Mahmuti'nin yerine gelmesi de ayrı bir burukluk yaratıyordu.
Bilmediğimize kuşkuyla bakarken Avrupa Şampiyonası ışıkların onun üstüne çevrilmesine sebep oldu. Gerçi grup maçlarını bilmiyoruz. Çok fazla izleme şansımız olmadı. İspanya'ya kaybettikleri 81-69'luk maçta ne oldu çok fikrim yok. Ancak gruplardan sonra yani kaybedenin turnuvaya veda edeceği en kritik günlerde takımına vites arttırmayı bildi. Bu seviyede her antrenörün aksiyoner yetenekleri vardır. Stratejileri, rakibi tahlilleri ona göre bir hareket planı yapılır. Ancak Blatt'in bu turnuvada reaksiyoner özelliklerini de gördük. Yani işler kötü gittiğinde, rakip beklenenin dışında bir oyun sergilediğinde oyuna anında ve doğrudan müdahalelerini gördük - ki bu her zaman Oktay Mahmuti'nin en çok eleştirdiğim eksikliği olmuştur. Yenilirken de geri dönebilmeyi sağlayan bir antrenör geçen seneye göre bir fark demektir.
David Blatt kendi deyimiyle Efes Pilsenli taraftarlara daha ofansif bir takım izlettireceğini söylüyor. Bu geçen sene de nüvelerini gördüğümüz bir şeydi. Jenkins'in, Haislip'in hücumda karıştırıcı göze hoş gelen ve dağınık oyunları bu nasıl bir Efes Pilsen düşüncesini akıllara getiriyordu. Hiç alışık olmadığımız güzellikte hücumlar izlerken savunmanın ise eski sertliğinden uzaklaştığını gözlemliyorduk.Şimdi hücum oyunu oynayan belki koş koş hücumlar için özel planları olan Efes Pilsen'i göreceğiz. Peki sahadakiler buna ne kadar uyacak. Hücum sisteminin baskınlığından savunma ne kadar yara alacak? Yine Efes Pilsen yönetiminin ketumiyeti ve basının ilgisizliği bizi sezon açılana kadar merakta bırakacak.

Serkan Erdoğan -bildiğimiz kadarıyla- sezonun en etkileyici transferi. Bildiğimiz kadarıyla diyorum çünkü diğer oyuncuların hazırlık kampındaki performanslarıyla ilgili tek argümanımız attıkları sayılar. Bu belirsizliğin bizler için geçerli olduğunu düşünüp, Blatt'in bir bildiği vardır diyorum. Tabi bunu da transferlerin onun bilgisi haricinde yapılmadığı iyimser varsayımıyla söylüyorum. Ancak tranferlerin hemen hepsinin önceki takımlarında en önemli 1-2 skorerden oldukları Blatt'in sistemine uyacaklarını düşündürüyor.
David Blatt ve Efes Pilsen'e üstünkörü bir bakış atmaya çalıştım. Bir sonraki yazıda yeni transferleri değerlendireceğim.
http://efesliler.blogcu.com/yeni-sezon-yeni-coach_4220951.html
20.09.2007

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder