18 Mayıs 2009 Pazartesi

Darüşşafaka Cooper Tires

Darüşşafaka Cooper Tires projesine, bir başka deyişle Efes Pilsen - Darüşşafaka işbirliğine karşı çıkmam bazı arkadaşlarımın hoşuna gitmedi. Külüp karşısında muhatap alınacak birisi olsam belki onlar da rahatsız olurdu.

Muhtelif seferler yazdığım şeyi bir kez daha söyleyeyim. Ben Efes Pilsen, Darüşşafaka ve genç oyuncular açısından son derece faydalı görüyorum.

Efes Pilsen yatırım yaptığı gençlerin daha fazla süre alıp tecrübe kazanmasını ve yakın gelecekte kendine daha fazla fayda sağlamasını sağlıyor.

Daçka açısından iş bilmez ve vurdumduymaz mezunları yüzünden profesyonel basketbol takımının kapısına kilit vurulmak üzereyken maddi sıkıntılarından kurtuldular. Neticede, himaye altında olsa da adı Darüşşafaka olan takım bu sezon da birinci ligde yer aldı. Ve geçen sene ulaşamadığı play off'lara yükseldi. Ve ayrıca normal sezon performansları için Daçka'ya büyük saygı gösteriyorum. Ligi 14 galibiyetle bitirdiler. FB Ülker'i ve Türk Telekom'u yendiler.

Genç oyuncular ve genç antrenörler tecrübe kazandı. Soner Şentürk artık marka halini aldı. Melih 2 sene sonra ne olacağının ışığını gösterdi. Ekrem Hoca bu ligin en üst seviyede çalıştırıcılarından olduğunu tekrar ispatladı.
Bu 3 durum için de amenna. Ama Beko Basketbol Ligi ve play offları ne olacak. Ligin değerinin bir önemi yok mu? Bence var... Daçka ilk maçın başında kendini biraz sıktı. Sonra kulaklarını çekmişlerdir deniyor. Belki olmamıştır böyle bir şey. Ama teorik olarak böyle bir şey olamaz mı? Aynı müessesenin rakiplere destek olması değil, aynı kurumun birbirine rakip olması gereken iki takıma patron olması durumudur. Ve ben Beko Basketbol Ligi play offlarının, ligin üst seviye basketbol oynanan yeri olmasını isterim. Böyle uyduruktan ve sonucu baştan belli bir seri olmasını değil.

Lige kötü etki eden başka şeyler yok mu deniliyor. Tabiki var. Pazarlama stratejileri, play off programı, play offlara 1-0 geride başlamak vs. Başka şeyler de sayılabilir. Ama bunlar ayrı tartışma konusu.

3 yorum:

  1. İnsanların fikirlerini çok da kaale almadan kendi doğrularını söyleyebilmek önemli bir erdemdir. Kimi zaman bu sebeple çeşitli eleştiriler alsanız dahi kendi çizginiz üzerinde ilerlemeniz son derece önemli bir olay diye düşünüyorum.

    Efesliler,

    Meseleye gelecek olursak söylediklerine sonuna kadar katılıyorum. Bir şey eklemek, sormak istiyorum bunun yanında. Şu Daçka'dan Bora ve Hammonds alınmasa idi zamanında acaba bu takım normal sezonu kaçıncı tamamlayacaktı ve şimdi rakibi olduğu takıma daha fazla zorluk çıkarma imkanı olmayacak mı idi?

    Saygı ile..

    YanıtlaSil
  2. Hammonds sadece Avrupa için alındı. Bora ise Kerem Gönlüm ve Kasun'un her ikisi de sakat olduğu için hem Avrupa hem lig için Daçka'dan kopartıldı. Alınmasa nolurdu demek spekülasyon olur. Hammonds ve Bora'nın olmadığı o 6 maçlık seride Daçka 4 maç kaybetti 2 maç kazandı. Daha fazla kazanabilir miydi bilemem. Zaten beni ilgilendiren kısmı, bir takımın, diğer bir takıma böylesi rahatlıkla müdahale edebilmesi. Ömer Aşık'ın Alpella'dan alınması veya çok daha önce Ender Arslan'ın Muratpaşa'dan alınması hep aynıydı. Belki hukuki ama meşru değil...

    YanıtlaSil
  3. Aynı şeyi farklı şekillerde ifade etmeye çalışmışız. Problem yok.. :)

    YanıtlaSil