Efes Avrupa'nın sayı krallarını almayı sever. Drew Nicholas ve Jenkins sayı kralıydı. Biri Efes'e yar olmadı. (bkz: Horace Jenkins) Diğeri korkak tavukluk yapıp Efes'e ihanet etmişti. (bkz: Drew Nicholas)
Hem İspanya Ligi hem de Avrupa Ligi'nin son sayı kralı, Avrupa Ligi'nin en değerli 3. oyuncusu ve en iyi ilk 5'ine seçilmiş Igor Rakocevic Efes Pilsen'de. Yeni formalar için And1'ın kapısını aşındırıcaz yine.
Charles Smith'de var :)
YanıtlaSilkorkak tavuk nicholas hakkında bi yazı yazar mısın, arşivde varsa link verir misin.. cidden merak ediyorum.. "vatan haini" tanımımızın çok farklı olduğunu biliyorum, orada sorun yok da yine de saçma geliyor.. gerçi sen bu titri kullanmamışsın ama o şekilde yaklaşıyorsun muhtemelen..
YanıtlaSilöyle bi yazı yazmadı. yani belki bi yerlerde geçmiştir ama müstakil bi yazı yazdığımı hatırlamıyorum. Efes Pilsen'i yalnız bıraktıklarında çok sinirlenmiştim. Bi Pao maçı olsa en çok ıslıklayacak benim. Efes Pilsen'i en zor deplasmanı öncesinde -kendince haklı da olsa- yarı yolda bırakması bence ihanettir. Ve tabiki bunu tamamen taraftar psikozu içinde yazıyorum.
YanıtlaSilBırakın abi, Drew Nicholas varken tek başına direnmeye çalışıyordu adam Fenere karşı, o zaman da böyle mi düşünüyordunuz? Korkacak tabi, o sırada İsrail'e ben de gitmezdim inan ki.
YanıtlaSilEfes için mücadele ederken tabiki böyle düşünmüyordum. Mesela Scoonie Penn.. Cibona ve Oly formalarıyla Efes Pilsen'e karşı gösterdiği performansın yarısını Efes Pilsen formasıyla gösteremedi. Ama adam çıkıp en azından uğraşıyordu. partizan deplasmanına da gitti. O yüzden saygı duyuyordum. Nicholas Efes Pilsen efsanesi olabilecek yabancılardan biriydi. Ama ne zamanki korkaklık yaptı. Vatandaşı 3 kişinin aksine Efes Pilsen'i yarı yolda bıraktı. O zamandan itibaren saygı duyamam. Aynı şeyin kendi takım oyuncunuz tarafındna yapıldığını düşünün. Kritik bir maç öncesi Green, Smith, Solomon birleşmiş. Biz korkuyoruz gelmiyoruz diyor. Ne düşünülür? Aynı şeyleri düşünüyorum Daltonlar için.
YanıtlaSilben green, solomon, smith üzerinden düşünmüyorum tabi bi efes taraftarı olarak.. oyuncuların kulüpleriyle yaptıkları belli bi profesyonel anlaşma vardır, o anlaşma dahilinde her iki tarafın birbirlerine karşı sorumlulukları vardır..
YanıtlaSilefes yetkililerinin bu süreçte yapmaları gereken, belli uluslararası mülakatları yapıp tatmin edici bi garanti vermekti ABD vatandaşı oyuncularına.. onlar basın yoluyla oyuncularını hedef göstermeyi seçti, milliyetçilik konusunda über-hassas toplumun oltaya düşmemesi beklenemezdi.. senin gibi bazıları da forma aşkına ters buldular, o gün orada bulunan penn'in başına bi şey gelseydi peki? o zaman hangi forma aşkından bahsedilecekti penn'in ailesine? "efes uğruna can vermiştir, bizim gözümüzde şehittir" mi diyecektiniz?
orada yaşanan biraz lobisi olan her kulübün yapabileceği bi şeyi yapmayıp, ULEB'e rest çekemeyen acz içinde bi kulüptür.. ilk düşünülen bu.. diğer ihtimal de zaten bu oyuncuların gözden çıkarıldığı ve bunun da vesile olarak kullanıldığı.. zira hutson, nicholas'tan daha az vatan haini değildi.. muhtemelen ikincisi, çünkü efes'in gücünü de biliyoruz..
Ya başlarına bir şey gelecek olursa ihtimalini düşünürsek gidecek maç kalmaz. Finalin 5. maçından sonra Kaya'ya ve Ergin Ataman'a ölüm tehditleri gönderildi internet aracılığıyla. Basın uyardı. Efes Pilsen uyardı. Emniyet müdürü güvence verdi. Ölüm tehtidi almış sporcu ve teknik adamlar olarak salondaydılar. partizan maçından önce Sırplardan da aynı güvence aldılar. Ama onlar buna değil hükümetlerinin verdiği bilgiye göre hareket ettiler. Kendilerine göre haklı olsalar da Efes Pilsen'i yarı yolda bıraktılar. Korkaklığı tercih ettiler.
YanıtlaSilAma olayın bu noktaya gelmemesi hususunda hemfikiriz. Bu maç hiç oynanmamalıydı. Efes Pilsen ağırlığını koymalıydı. Lobisini yapıp maçı erteletmeliydi.